Author :
Abstract
Bu çalışmada 2000-2023 yılları arasında özel öğrenme güçlüğü (ÖÖG) alanında yayımlanan bilimsel çalışmaların çeşitli değişkenler üzerinden eğilimlerini ortaya koymak amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda çalışmada bibliyometrik analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada kullanılan uluslararası veriler Web of Science (WOS), ulusal veriler ise DergiPark veri tabanı kullanılarak elde edilmiştir. Çalışmada elde edilen veriler çeşitli değişkenlere göre filtrelenerek uluslararası 5632, ulusal 190 toplam 5822 bilimsel çalışmaya ulaşılmıştır. Sonuç olarak ÖÖG alanında en çok kullanılan başlıkların; “öğrenme”, “öğrenme güçlüğü” ve “öğrenme bozuklukları” olduğu sonucuna ulaşılmıştır. En çok yayın yapılan ve etki değerine bakıldığında en etkin derginin “Learning Disability Quarterly” olduğu belirlenmiştir. Geary ve Mazzocco isimli yazarların en fazla etki değerine sahip oldukları gözlemlenmiştir. 2022 yılında en yüksek çalışma sayısına ulaşıldığı, Birleşik Krallık’ın en üretken ülke olduğu ve en çok iş birliğinin Finlandiya’da yapılan çalışmalarda olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır. Türkiye’de yapılan çalışmaların daha çok iki yazarlı çalışmalar olduğu, çalışmaların çoğunlukla araştırma makalesi olduğu ve çoğunlukla Türkçe hazırlandıkları görülmüştür.
Keywords
Abstract
In this study, the objective was to elucidate the trends in scientific research pertaining to special learning disabilities (SLD) from 2000 to 2023 by examining various variables. After filtering the data based on various criteria, a total of 5,822 scientific studies were identified, including 5,632 international studies and 190 national studies. The findings indicated that the most frequently used titles in the field of SLD were "learning," "learning difficulties," and "learning disorders,”. "Learning Disability Quarterly" emerged as the most influential journal in terms of publication volume and impact. Authors Geary and Mazzocco were identified as having the highest impact. In 2022, the highest number of studies was recorded, with the United Kingdom being the most prolific contributor, and Finland demonstrated the highest level of collaboration. Research in Turkey predominantly involved two-authored papers, primarily research articles, and was mainly published in Turkish.
